Translate Turkish Arabic فضاء مفتوح
Turkish
Arabic
related Results
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
boşluk (n.)more ...
-
vakum (n.)more ...
-
uzay (n.)فضاء {ج أفضية}more ...
-
mekik (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
astronot (n.)more ...
- more ...
-
astronot (n.)more ...
-
astronot (n.)more ...
-
kozmonot (n.)more ...
-
kozmonot (n.)more ...
-
kozmonot (n.)more ...
-
eter (n.)more ...
- more ...
Examples
-
Hoş bir esinti. Açık hava. Eğlenmeye de yeni yeni başlamıştım.نسيم عليل ،وفضاء مفتوح لقد بدأت اكيف نفسي للاستمتاع هنا
-
- Nereye gidiyorsun? - Açık alanda kalamayız!إلى أين تذهب؟ - لا يمكننا البقاء في الفضاء المفتوح -
-
Boş zaman bulduğumda sadece açık havaya ihtiyaç duyuyorum.وعندما أخذ إستراحة أنا أحتاج فقط إلى بعض من الفضاء المفتوح
-
Bak, OSP'nin CIA'e yeni Osama'sını bulmada... ...yardım etme fırsatı var.اسمع نظام الفضاء المفتوح لديه الفرصة لمساعدة الوكالة لإعادة تشكيل نفسها في نظام التراسل المصرفي
-
Bilmem. Büyük şeyleri severim. Geniş açık alanları severim.لا أعلم , إنني أحب الأشياء الكبيرة أحب الفضاءات الضخمة المفتوحة
-
Bilmiyorum. Büyük yerleri, geniş alanları seviyorum.لا أعلم , إنني أحب الأشياء الكبيرة أحب الفضاءات الضخمة المفتوحة
-
Cylonlar ileride gövdeyi delmişler ve bütün bölümler uzaya açık hale gelmiş. Zekice bir hamle.الأصوات عبرت هيكل السفينة إليها والمقصورات مفتوحة على الفضاء